Ana Sayfaya Dönüş

Bağımlı Film Festivali: If
22 Şubat 2011

Her sene çok güzel birkaç film getiren ancak geri kalan filmlerinin çoğu dünyanın en önemli bağımsız film yönetmeni Michael Moore 'un çöktüğünü söylediği Amerikan bağımsız sinemasından olmak üzere zorlama filmlerle dolu olan If devam ediyor.

Ve maalesef festivalde Emek sineması hakkında tek kelime yok!

Sinema dünyasının devam eden suskunluğunu artık gayet iyi biliyoruz. Ancak Emek yıkım projesinin arkasındaki sinema zinciri Cinebonus'ta film gösterimi bir başka büyük çelişkiyi de ortaya koyuyor.

Liberal If ve Altyazı dergisinin bağımsız film festivalinde bir tane bağımsız sinema salonu yok!

Üstüne üstlük festivali bağımsız sinemanın Türkiye'de ilk ve tek bağımsız film adresi olarak tanıtıyorlar. 30 senedir IKSV'nin düzenlediği Istanbul Film Festivali'nde gösterilen bağımsız filmleri saymazsak, her sene Istanbul'da düzenlenen diğer festivallerdeki bağımsız filmleri saymazsak doğru sayılabilecek bir iddia!

12 Eylül darbesiyle liberalleştirilen ekonominin ve okumuşların tablosudur bu. Ünlü Romen oyun yazarı Ionesco'nun Batılı insanın kendine yabancılaşmasını anlattığı temel eseri Gergedan'dan uyarlanan bir film bizde çekilse de seyretsek!

Mehmet Kurtkaya


YUKARIDAKI YAZIYA ALTYAZININ CEVABI:

*Altyazi Aylik Sinema Dergisi olarak bu yazilanlarla ilgili bir duzeltme ve uyari yapmayi elzem goruyoruz*:

Gorusleriniz ayri bir tartismanin konusudur ama yazdiginiz metinde cok vahim, ne gibi bir mantikla yapildigini anlamanin mumkun olmadigi bir bilgi hatasi var: *Altyazi Aylik Sinema Dergisi, !f Istanbul'u organize eden bir kurum degildir.* *Altyazi'nin festivalin organizasyonuyla dogrudan ya da dolayli hicbir baglantisi yoktur.* Altyazi, diger festivallerde oldugu gibi !f Istanbul'da da etkinlikler duzenliyor, festivalle iliskisi bu boyutta. 3 yildir festivalde bir film sunuyor ve bu filmin tartismasini gerceklestiriyoruz. 2009'da Oh Lucky Man!, 2010'da ise Soy Cuba filmlerini sunduk, bu yil da W.R.: Organizmanin Sirlari adli filmi sunuyoruz ve film uzerine bir tartisma gerceklestirecegiz. Oh Lucky Man! filmi 2009 yilinda Emek Sinemasi'nda gosterilmisti, zira Istanbul Buyuksehir Belediyesi, Kultur ve Turizm Bakanligi, SGK ve Beyoglu'ndan rant elde etmek isteyen sermaye odaklari birlik olarak Cercle d'Orient'ı ticari mantikla yenileme projesine onay verip Emek Sinemasi'ni kapatmadan once !f Istanbul da cesitli gosterimlerini Emek Sinemasi'nda yapan bahsettiginiz festivallerden biriydi.

Elestiri ve karalama arasinda onemli bir fark oldugunu dusunuyoruz. Bir festivali yeterince temellendirilmemis ustunkoru bir sekilde karalarken, camur at izi kalsin mantigiyla festivalin organizasyonuyla hicbir ilgisi olmayan ve Emek sinemasiyla ilgili mucadelede sozunu sakinmadan emek veren bir baska kurumu da beraberinde karalamanizin, savundugunuz degerlere ne gibi bir katki sundugunu anlamamiz mumkun degil. Bu denli bariz bir carpitma e-posta grubunuzdaki insanlari da yanlis bilgilendiriyor ve onlari cahil yerine koyuyor, zira bu ulkede sinemayla az biraz ilgilenen herkes Altyazi'nin bir sinema dergisi oldugunu, !f Istanbul'u ya da baska bir festivali duzenlemedigini biliyor.

Altyazi olarak Emek Sinemasi, Alkazar ve Yeni Ruya gibi sermaye zincirlerinin parcasi olmayan sinemalarin kapatilmasina zemin hazirlayan ekonomi ve kultur politikalarina karsi sesimizi her daim yukselttik, ilerde de yukseltmeye devam edecegiz. Bu ugurda mucadele veren diger kisi ve kurumlarin da surekli kendisini "temiz ve pak" baskalarini "kirli" ilan etmedigi, kendilerini "gercek mucadeleci" digerlerini "sahte" saymadigi, birbirini karalamak yerine ortak hareket ettigi bir mucadelenin ozlemi icerisindeyiz. Bunun cok zor oldugunu biliyoruz, ama bugune dek soz konusu amac dogrultusunda her zaman caba gosterdik ve bunun gerceklesmesi icin elimizden geleni yapmayı sürdüreceğiz.

Altyazi Aylik Sinema Dergisi
Yayin Kurulu


ALTYAZI'YA CEVAP:

Yazıda IF film festivalini düzenlemediklerini, gösterim ve etkinliklere katıldıklarını anlatmışlar, Emek sinemasıyla ilgili yaptıklarına değinmişler ancak önemli noktaları es geçerken yeni çelişkiler yaratmışlar.

Ilk dikkati çeken hem yazıya cevap vermeyeceklerini söyleyip hem de Emek sineması ve bağımsız sinema konusunda yazdıklarımı eleştiri değil karalama diyerek IF festivalinin tutumunu savunmaları.

Altyazı'nın Emek konusundaki çabalarına gelince. Altyazı sinema dünyasının geri kalanı gibi Emek Sinemasını Yaşatalım oluşumumuz başlayıp binlerce sinemasevere ulaşana kadar sessiz kalmıştır. Bir senedir bu konuda pek çok yazıma rağmen, ne kendi sessizlikleri ne de sinema dünyasının sessizliği konusunda yazmışlar mıdır, sinemaseverler merak ediyor.

Altyazı'nın Emek Sinemasını Yaşatalım oluşumu sonrasındaki çabaları ise ayrı bir tartışma konusudur. Göstermelik çabaları, tutumları ve son olarak da IF'in bağımsız sinema iddiasındaki tutarsızlıklarını körü körüne savunan çelişkili ve boş yanıtları göz önüne alındığında, liberal Altyazı'nın sözleri maalesef samimiyetten uzaktır.

Mehmet Kurtkaya